Aralık 2002'de "faili meçhul" bir cinayete kurban giden değerli araştırmacı, Cumhuriyet Tarihçisi Dr. Necip Hablemitoğlu bu kitabında alman Vakıflarının Türkiye'deki faaliyetlerine, yapısına ve bağlantılarına mercek tutuyor. Bu vakıfları Bergama'da altın madeni işletilmesinin önüne geçmeye iten dinamikleri inceliyor. Söz konusu vakıflarla işbirliği yapan Türk aydınlarının tutumunu eleştiriyor ve bu kişilerin eylemlerinin ne tür amaçlara hizmet ettiğini gözler önüne seriyor. Sivil Toplum Kuruluşlarının ve bireylerin Avrupa kökenli kurum ve kuruluşlarla olan ilişkilerinin ne tür riskler içerebileceği konusunda kamuoyunu aydınlatıyor, düşündürüyor...
dikkate alınması gereken kitaplardan olduğunu düşünüyorum yoksa ileriki tarihlerde ülkemizde bor petrol gibi yeraltı kaynaklarıni çıkartma ve işletme imkanımız olduğu zaman bunu başkaları yapar ve Türkiye den çok onlar kazanır
Kitap çok net olarak Almanya’nın Türkiye’deki marjinal grupları, STK ları, terör gruplarını nasıl yönlendirdiğini, çıkar ilişkisini ortaya koyuyor. Kitabı okuyanlar Gezi olaylarını daha iyi anlayacaklar. Yine Almanya’nın Türkiyeye olan sevgisini (!) öğrenmiş olacaklar. Ancak benzer yazarlarda olan bir kısım hatalar bu kitapta da var. Zhninde kötü olarak tanımladığı her şeyi kanıtsız olarak cümle aralarına sokuşturarak okuyucuyu yönlendirmeye çalışıyor. Bu hariç gerçekten güzel bir kitap va çalışma. Yazar acaba bunun için mi öldürüldü demeden edemiyor insan.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Adamı öldürdükleri kadar var her şeyi ifşa etmis. insanlar unutmasa ıyi olur da…
dikkate alınması gereken kitaplardan olduğunu düşünüyorum yoksa ileriki tarihlerde ülkemizde bor petrol gibi yeraltı kaynaklarıni çıkartma ve işletme imkanımız olduğu zaman bunu başkaları yapar ve Türkiye den çok onlar kazanır
Kitap çok net olarak Almanya’nın Türkiye’deki marjinal grupları, STK ları, terör gruplarını nasıl yönlendirdiğini, çıkar ilişkisini ortaya koyuyor. Kitabı okuyanlar Gezi olaylarını daha iyi anlayacaklar. Yine Almanya’nın Türkiyeye olan sevgisini (!) öğrenmiş olacaklar. Ancak benzer yazarlarda olan bir kısım hatalar bu kitapta da var. Zhninde kötü olarak tanımladığı her şeyi kanıtsız olarak cümle aralarına sokuşturarak okuyucuyu yönlendirmeye çalışıyor. Bu hariç gerçekten güzel bir kitap va çalışma. Yazar acaba bunun için mi öldürüldü demeden edemiyor insan.