Nuri Aslan, hayatları parçalanmış insanların özlemlerini, sevinçlerini, acılarını ve özgürlük arayışlarını bir çocuğun gözünden anlatıyor bize bu kitabında. Zaroj, adını Zagros Dağları’na veren güneşin doğduğu yerdir. Munzur ise asi ve kutsal bir diyar… Romanın kahramanı Şivan’ın hayatını Zaroj’dan Munzur’a savuran nedenleri inatla sorguladığına tanıklık ederiz. Onun öğrenme arzusu, yaşadıklarını anlamlandırma gayretiyle örtüşerek ilerler. Önce ağabeyini, ardından babasını ve en sonunda annesini kaybetmiştir sınır boylarındaki saldırılarda. Parçalanmış bir coğrafyanın insanları için bir yazgıdır bu sanki. Zagroslar’da binbir güçlükle geçirdiği çocukluk yaşamının ardından bir isyancı olarak Munzurlar’a kadar gider sonunda Şivan. Doğduğu toprakların efsanelerini, inançlarını Zaroj’un yaylacısı Ape Mir’den dinler. Dersim’de karşılaştığı Kal Derwes’in anlattığı şaşırtıcı hikâyelerle pekiştirir bunları. Bambaşka bir bilgiyle besler onu Kal Derwes. Zorlu doğa koşullarına karşı durmayı ve bununla barışık yaşamayı daha çocukken öğrenmiştir Şivan. Çocuksu masumiyetiyle, insanın kendisine ve doğaya nasıl yabancılaşıp acımasızlaştığına tanıklık eder zamanla. Gerçeğin düşle harmanlandığı, sahici karşılıklar bulabileceğimiz zor bir mesel anlatıyor Nuri Aslan bize…
Kitap Yorumları - (0 Yorum)