Bir arayış içinde olan batılı aydınların düşünce ve davranışlarına etki yapmış Doğulu bilgeler arasında Krişnamurti'ye birinci yeri vermemek hiç kuşkusuz haksızlık olur. Onun konuşmalarını dinlememiş, konuşmalarını derleyen kitapları okumamış olanlar da ondan etkilenmiş birkaç kuşak aydının yazdıkları yazılar, romanlar, sahne oyunları, yaptıkları filmler aracılılğıyla Krişnamurti'nin düşünceleriyle tanışmışlardır. Bu aydınlara örnek olarak burada Aldous Huxley'in adını anabiliriz. Krişnamurti daha 14 yaşındayken ünlü gizemci örgüt 'Theosophy Derneği' tarafından dünyaya geleceğin evrensel öğretmeni, Kurtarıcı Mesih olarak tanıtılmıştı. Ama o bu rolü reddetti ve başına getirildiği gizemci 'Doğu Yıldızı' örgütünü 1929 yılında feshetti. Fesih demecinde izdeşlerine şöyle sesleniyordu: 'Şimdi başka bir örgüt kurup bir başkasının sizi gelip kurtarmasını bekleyebilirsiniz. Kendinizi içine kapatmak için kafesler örmeniz beni ilgilendirmez. Benim tek istediğim insanların koşulsuz ve mutlak bir özgürlüğe ulaşmalarına yardımcı olmaktır.' Bundan sonraki yaşamında dünyanın dört bir yanında konuşmalar yaparak, okullar açarak bu isteğini gerçekleştirmeye çalıştı. Bir yüzyıla yaklaşan yaşamını insanların gözlerinin bağlarını, ayaklarının kösteklerini çözmeye adadı.
İnsanın hayata karşı nasıl bakması gerektiğinden bahseden felsefik bir kitap. Kitapta inançlarımıza ters düşen açıklamalar bulunmakta. Mesela kilise ve camii ye gitmeye gerek olmadığını bunların insanları böldüğünden bahsediyor yazar. Tanrı simgesinin insanın ona yüklediği anlamlar olduğundan bahsederken ona göre Tanrı içimizde yakaladığımız mutluluk olabileceğinden bahsediyor. İnanç konularından bahsederken çok fazla dolaylandırıyor ve neye inandığı anlaşılmıyor. Ben kendi inanç çerçevemde kalıp ona göre değerlendirdim yazarı ne kadar onun anlattığı zihin özgürlüğüne terste olsa. Beğendiğimi söyleyemem.
Beni inanılmaz etkileyen hatta yaşama şeklimi değiştiren, düşüncelerime yön veren bir kitap oldu. Bu kitabı okuduktan sonra çok kez düşündüm özgürlüğün neliği üzerine. Bir kez okununca hep sizinle kalan kitaplardan biri. Kesinlikle öneriyorum!
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
İnsanın hayata karşı nasıl bakması gerektiğinden bahseden felsefik bir kitap. Kitapta inançlarımıza ters düşen açıklamalar bulunmakta. Mesela kilise ve camii ye gitmeye gerek olmadığını bunların insanları böldüğünden bahsediyor yazar. Tanrı simgesinin insanın ona yüklediği anlamlar olduğundan bahsederken ona göre Tanrı içimizde yakaladığımız mutluluk olabileceğinden bahsediyor. İnanç konularından bahsederken çok fazla dolaylandırıyor ve neye inandığı anlaşılmıyor. Ben kendi inanç çerçevemde kalıp ona göre değerlendirdim yazarı ne kadar onun anlattığı zihin özgürlüğüne terste olsa. Beğendiğimi söyleyemem.
Beni inanılmaz etkileyen hatta yaşama şeklimi değiştiren, düşüncelerime yön veren bir kitap oldu. Bu kitabı okuduktan sonra çok kez düşündüm özgürlüğün neliği üzerine. Bir kez okununca hep sizinle kalan kitaplardan biri. Kesinlikle öneriyorum!
insana farklı bir bakış açısı kazandırıyor ..Ölmeden önce okunması gereken diyemem ama okunrsa fayda sı olacağı kitaplardan
Duru ve akıcı bir dil, berrak bir zihin. Krishnamurti.
Felsefe yapmayı sevenler için tavsiye edilebilir. Ben sonunu zor getirdim. Düşüncelerini yargılarını çürütecek farklı fikirlerde var.