“En sevdiğim çocuğum” dediği David Copperfield romanında Charles Dickens, şahsi tecrübelerine dayanarak etkileyici mi etkileyici bir dünya yaratır. Popülerliğini asla kaybetmediği gibi her geçen gün daha fazla okuyucu kitlesine ulaşan bu şaheserde, bolca güldürü ve trajedi öğeleri ahenkle bir araya gelerek insanlığın bütün hallerini önümüze seriyor. Capperfield’ın gaddar üvey babası Mr. Murdstone, fevkalade zeki fakat kıymetsiz arkadaşı Steerforth, hayranlık uyandırıcı halası Betsey Trotwood, mütevazı ve fakat bir o kadar da tehlikeli Uriah Heep, uçarı ve büyüleyici Dora ve edebiyat tarihinin en komik karakterlerinden beş parasız Micawber… Yine de tüm bu isimler, David Copperfield’ın capcanlı karakterlerinden sadece birkaçı. İlk kez 1849 yılında yayımlanan bu roman, filmlere konu olmaya ve birçok yazarı etkilemeye hâlâ devam ediyor.“Hiçbir şey, vicdanlı, gayretli ve samimi bir ciddiyetin yerini tutamaz. Dört elle sarılabileceğim hiçbir şeyi tek elle tutmadım. Yaptığım iş ne olursa olsun, onu asla küçümsemedim. Şimdi, bunların, benim altın kurallarım olduğunu anlıyorum.”- Charles Dickens, David Copperfield“Tüm zamanların en iyi roman yazarının en iyi işi!”- Lev Tolstoy
İlk cildin etkisini diğerlerinde bulamasam da, okunmaya değer klasik bir eser. Temelinde iyi/kötü savaşını barındırıyor ve “ne hak ettiysen sonunda onu bulursun” anlayışını bizlere sunuyor.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Kapra yayıncılık çeviri kalitesi ile beni şaşırttı. Ne ekersen onu biçersin mottosunun karşılık bulmuş halidir bu yapıt.
İlk cildin etkisini diğerlerinde bulamasam da, okunmaya değer klasik bir eser. Temelinde iyi/kötü savaşını barındırıyor ve “ne hak ettiysen sonunda onu bulursun” anlayışını bizlere sunuyor.