Türkiye’de son dönemlerin önemli tartışma konularından HES’lerle ilgili ilk kitap Nota Bene yayınları’ndan yayınlandı. Gazeteci Mahmut Hamsici’nin imzasını taşıyan ‘Dereler ve İsyanlar’ da kamuoyunun HES’lerle ilgili merak ettiği tüm bilgilerle Hamsici’nin Türkiye’nin dört köşesinden aktardığı gözlemler ve yaşam haklar için mücadele edenlerin hikâyeleri yer alıyor.Hamsici kitabın içeriğini şu sözlerle anlatıyor: “Bu çalışmayla devlet kurumlarının değil, yurttaşların gözüyle ‘çevre etki değerlendirmesi’ yapmayı, yaşanan ‘ekokırımı’ teşhir etmeyi, şirketlerin ve devlet kurumlarının projeleri yaşama geçirmek adına devreye soktukları türlü hukuksuzlukları ortaya sermeyi, üzerinde emekleri olmayan bir doğal kaynağı kullanarak gerçekleştirdikleri projelerle inanılmaz hızla büyüyen, büyüyecek, önemli bir bölümü AKP yandaşı sermaye gruplarının kimliği hakkında ön fikir vermeyi, enerji bahanesiyle yaşama geçirilen santrallerin arkasındaki gerçek niyetleri anlamak üzere bir kapı aralamayı, HES’leri farklı açılardan ele alan özet ama bütünlüklü bilgiler vermeyi ve yaşam mücadelesi veren yerel halkın mücadele deneyimlerini paylaşıma açmayı amaçladım.”
Kapitalizme mahkum olmuş HES şirketleriyle-devlet kurumlarıyla yaşam hakkını savunan yerel halkın mücadelesini anlatan bir kitap… Sorunu birebir yaşayan insanların anlatımıyla yazılan, neden Hidroelektrik santrallere karşı olduklarını, Türkiye’nin HES enerji politikasının ne olduğunu kaleme alan konuyla ilgili başka çalışmalara referans oluşturabilecek önemli bir kitap…
Akademik anlamda zayıf bir kitap ama zaten yazarlar akademisyen değil, gazeteci. Bu açıdan baktığınızda güzel, iyi işlenmiş röportajlar var. Türkiye’nin güncel meselesi olmasına rağmen bu konudaki yayın eksikliğini gidermeye tek başına yetmese de, yine de başarılı bir katkı. Kitabın içinde çoğu Karadeniz olmak üzere farklı HES deneyimleri ve HES karşıtı mücadelede yer almış, önderlik yapmış kişilerle yapılmış röportajlar işlenmiş.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Kapitalizme mahkum olmuş HES şirketleriyle-devlet kurumlarıyla yaşam hakkını savunan yerel halkın mücadelesini anlatan bir kitap… Sorunu birebir yaşayan insanların anlatımıyla yazılan, neden Hidroelektrik santrallere karşı olduklarını, Türkiye’nin HES enerji politikasının ne olduğunu kaleme alan konuyla ilgili başka çalışmalara referans oluşturabilecek önemli bir kitap…
Akademik anlamda zayıf bir kitap ama zaten yazarlar akademisyen değil, gazeteci. Bu açıdan baktığınızda güzel, iyi işlenmiş röportajlar var. Türkiye’nin güncel meselesi olmasına rağmen bu konudaki yayın eksikliğini gidermeye tek başına yetmese de, yine de başarılı bir katkı. Kitabın içinde çoğu Karadeniz olmak üzere farklı HES deneyimleri ve HES karşıtı mücadelede yer almış, önderlik yapmış kişilerle yapılmış röportajlar işlenmiş.