Nasıl başlanır ki? İlk defa bir kitaba önsöz yazıyorum. Sanırım işte bu iyi, güzel bir başlangıç oldu. Aslına bakarsanız bu yaşıma kadar pek çok iş alanı gördüm; uluslararası şirketler, aile işleri, eğitimler, şunlar bunlar. Eğitim hayatımda hep var olan bir şeydi, hep yeni şeyler öğrenmeyi sevdim. Koçluk eğitimi aldığım dönem eğitmenim Aykut Açkalmaz’dan aynı zamanda zihin haritaları eğitimi de aldım. Zihin haritaları, öğrenmeyi, akılda tutmayı, not almayı kolaylaştıran bir sistem. Daha sonraları pandemi döneminde internet üzerinden grup derslerine katıldım ve bir derste Aykut hocamız bizlerden bir restoran mönüsünden anahtar kelimeler çıkararak şiir yazmamızı istedi. Şiir bana çok uzak bir fikirdi, asla yazamam diye düşünüyordum. Sonra düşündüm ki; sevdiğim bir yemek bana şiir de yazdırabilir, neden olmasın? Böylelikle ilk şiirimi aşırı sevdiğim suşiye yazdım. Gayet de güzel olduğunu fark ettim. Artık ilham gelmişti bir kere şiir yazmak kaçınılmazdı. Belki de zihin haritaları içimdeki farklı bir yeteneği ortaya çıkaran araç olmuştu. Derken yaşadığım tecrübeleri, ruh halimi, gezdiğim yerleri şiirleştirmeye ve bundan çok keyif aldığımı fark etmeye başladım. Yolda yürürken gözlemlediğim kişilere; bir palyaçoya, evsiz bir adama, yaz akşamı birden bastıran yağmura, çok sevdiğim doğaya, manzaralara şiirler yazdım. Ve şimdi sizlerle bu şiirleri paylaşıyorum, her birinin hayatımda ayrı bir yeri ve anısı var. Eminim ki sizler de her şiirde kendinizden bir şeyler bulacaksınız.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)