Hepimiz bizi zaman zaman mutsuzluğa sürükleyecek zorlu bir hayat mücadelesi veriyoruz. Gündelik kaygılar, iş hayatımızdaki koşuşturmalar zihnimizi bulandırıp gönül gözümüzü körleştirebiliyor. Oysa başımızı gömdüğümüz sıkıntılarımızdan bir çıkartabilsek varolmanın başlı başına bir mutluluk kaynağı olabileceğini keşfedebiliriz. 'Hayatımızı Değiştirecek Öykülerde', gönül gönümüzün önüne düşen perdeyi bizim için aralıyor Hakan Büyükdere. "... Hayatımın en zor dönemlerinden biriydi. İflas etmiştim. Elimdeki gayrimenkulleri, borçlarımı ödemek için tek tek elimden çıkarıyordum. Yaşama ve çalışma sevgimi iyice yitirmiş, kendimi sigara ve alkolle avutur hale gelmiştim. Sağlığım günden güne bozuluyordu. Böyle bir günde ellerim cebimde bir caddede karşıdan karşıya geçerken, belden aşağısı olmayan bir adamı bir kay kay üzerinde karşıya geçerken gördüm. Yaya kaldırımına çıkabilmesi için benden yardım istedi ve ona yardım ettikten sonra bana: - Teşekkürler bayım, ne güzel bir hava değil mi? Üzüntülüsünüz ama, her şey o kadar kötü olamaz dedi..."
Hem fiyat açısından, daha da önemlisi, kitabın okunduktan sonra olumlu bir etki yaratmasından dolayı iyi bir kitap diyebilirim.Ayrıca çok sürükleyiciydi. İnsanların yaşı kaç olursa olsun, her yaşa hitap ettiğinden dolayı herkese tavsiye ederim…
bir kez okunup bir köçeye atılacak bir kitap değil mutlaka başucu olması gerekir ki hayatınızı gerçekten değiştirsin.Kkitapta birbirinden güzel ve anlamlı hikayeler var ama bunların içindekiler bölümünde kategorilere(çalışkanlık,dürüstlük vs.)ayrılması okunmasını kolaylaştırmış ve kitabı kaynak eser haline getirmiş.
küçük zamanları değerlendirmek isteyenler için küçük hikayeler içeriyor bu kitap en sevdiğim hikaye iseşuydu;ÜÇ KÜÇÜK ALTIN HEYKELKralın biri, bir gün komşu kralın ve çeversindekilerin zekasını ölçmek istemiş. Bu sayede bir savaş sırasında düşmanın tuzaklarını anlayacak kapasitede olup olmadığını da öğrenecekmiş. Bu amaçla sarayındaki arkeolog ve helkeltraş başta olmak üzere bütün bilim adamlarını toplamış.”Bana bir diğerinin tıpa tıp aynı gibi görünen fakat her üçü de birbirinden bir özelliği ile farklı olan ve biri diğerlerinden daha değerli olacak üç küçük altın heykeli yapmanızı istiyorum”demiş.Sonra bu iş tamamlanınca elçilerine bunları, komşu komşu krala hediye olarak götürmelerini söylemiş, ancak kralın küçük bir isteği, görünürde aynı olan bu heykellerin farklı ve değerli olanını bulmakmış. Komşu kral hediyelere sevinmiş. Hemen sarayındaki bütün bilim adamlarını toplamış onlara durumu açıklamış. Ancak bir hafta geçmesine rağmen sarayındaki bütün bilgeler çaresiz kalmışlar. Bu aradakomşu kral cevabı buldular mı diye, durmadan krala ekçiler gönderiyormuş.Hediyeyi alan kral çok mahcup oluyormuş.”Koskoca sarayımda bunu çözen kimse çıkmadı diye üzülüyormuş. Bundan sonra bu durum bütün ülkeye duyurulmuş. Farkı ve değerli olana kral hediyeler vermeyi vaat etmiş.Çünkü saygınlığı gitmek üzereymiş. Bu sırada komşu kral kıs kıs gülüyormuş.Haber memleketin bir ucunda hapis yatmakta olan, babadn sanatçı bir mahkuma kadar ulaşmış.Bu babadan heykeltraş sorunu çözebileceğini, fakat karşılık olarak özgürlük istediğini bildirmiş. Kral kabul etmiş.Adam saraya gelmiş.Bütün bilim adamları adama küçümser gözlerle bakıyorlarmış.İçlerinden:”Bizim gibi bilim adamlarının aylarca çözemediğini bu adam mı çözecek diyorlarmış?”Heykelleri çok kısa bir süre inceleyen bu mahküm hemen oradakilerden bir metre uzunluğunda birbirinin aynı üç tane tel istemiş.Telin birini almış ve kimsenin aklına gelmeyen birşey yapmış.Teli heykelin birinin kulağına sokmuş.Tel kulağın içinde yol alarak, heykelin ağzından çıkmış.Onu öyle bırakarak ikinci teli almış ve onu da kulağından sokmuş o da öteki kulağından çıkmış. Üçüncü teli almış ve onu da üçüncü heykelin kulağından sokmuş. Tel heykelin kalbine doğru bükülerek yol almış.Adam oradakilerin şaşkın bakışları arasında açıklama yapmaya başlamış.”Efendim, işte farkları ortaya çıktı.Eğer üçü de aynı olsaydı, üçü de aynı yerden çıkardı.”Kral peki bunların hangisi daha değerli?diye sormuş.Adam:”Efendim birinci heykel, sizin söylediklerinizi dinler fakat hemen duyduklarını başkalarına anlatan arabozucu insanlardır.Bunların değeri yoktur.ikinci heykel:Bu heykel de sizin sözlerinizi dinlemeyendir.Bununda değeri yoktur. Ancak üçüncü heykel sizin söylediklerinizi dinler ve kalbinde yer verir .Değerli olan budur.
Şu ana kadar okuduğum kitapların en iyisiydi bu kitabı okuduktan sonra hayatım inanılmaz değişti ben bile farkında olmadım. Gerçekten herkese tavsiye ediyorum. Dünyaya bakış açımın bu kadar olumlu değişeceği kitabı okuken aklıma gelmedi bana iyiliği, dostluğu, mutluluğu ve başarıyı öğrettiği için kitabı derleyen Hakan Büyükdere’ye gerçekten çok teşekkür ederim. Hayata küsmüş, hayatın anlamsız olduğunu düşünenlere tavsiye ediyorum. Bakın hayatınız nasıl değişecek.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Okurken güzel vakit geçirilebilecek bir kitap
Hem fiyat açısından, daha da önemlisi, kitabın okunduktan sonra olumlu bir etki yaratmasından dolayı iyi bir kitap diyebilirim.Ayrıca çok sürükleyiciydi. İnsanların yaşı kaç olursa olsun, her yaşa hitap ettiğinden dolayı herkese tavsiye ederim…
bir kez okunup bir köçeye atılacak bir kitap değil mutlaka başucu olması gerekir ki hayatınızı gerçekten değiştirsin.Kkitapta birbirinden güzel ve anlamlı hikayeler var ama bunların içindekiler bölümünde kategorilere(çalışkanlık,dürüstlük vs.)ayrılması okunmasını kolaylaştırmış ve kitabı kaynak eser haline getirmiş.
küçük zamanları değerlendirmek isteyenler için küçük hikayeler içeriyor bu kitap en sevdiğim hikaye iseşuydu;ÜÇ KÜÇÜK ALTIN HEYKELKralın biri, bir gün komşu kralın ve çeversindekilerin zekasını ölçmek istemiş. Bu sayede bir savaş sırasında düşmanın tuzaklarını anlayacak kapasitede olup olmadığını da öğrenecekmiş. Bu amaçla sarayındaki arkeolog ve helkeltraş başta olmak üzere bütün bilim adamlarını toplamış.”Bana bir diğerinin tıpa tıp aynı gibi görünen fakat her üçü de birbirinden bir özelliği ile farklı olan ve biri diğerlerinden daha değerli olacak üç küçük altın heykeli yapmanızı istiyorum”demiş.Sonra bu iş tamamlanınca elçilerine bunları, komşu komşu krala hediye olarak götürmelerini söylemiş, ancak kralın küçük bir isteği, görünürde aynı olan bu heykellerin farklı ve değerli olanını bulmakmış. Komşu kral hediyelere sevinmiş. Hemen sarayındaki bütün bilim adamlarını toplamış onlara durumu açıklamış. Ancak bir hafta geçmesine rağmen sarayındaki bütün bilgeler çaresiz kalmışlar. Bu aradakomşu kral cevabı buldular mı diye, durmadan krala ekçiler gönderiyormuş.Hediyeyi alan kral çok mahcup oluyormuş.”Koskoca sarayımda bunu çözen kimse çıkmadı diye üzülüyormuş. Bundan sonra bu durum bütün ülkeye duyurulmuş. Farkı ve değerli olana kral hediyeler vermeyi vaat etmiş.Çünkü saygınlığı gitmek üzereymiş. Bu sırada komşu kral kıs kıs gülüyormuş.Haber memleketin bir ucunda hapis yatmakta olan, babadn sanatçı bir mahkuma kadar ulaşmış.Bu babadan heykeltraş sorunu çözebileceğini, fakat karşılık olarak özgürlük istediğini bildirmiş. Kral kabul etmiş.Adam saraya gelmiş.Bütün bilim adamları adama küçümser gözlerle bakıyorlarmış.İçlerinden:”Bizim gibi bilim adamlarının aylarca çözemediğini bu adam mı çözecek diyorlarmış?”Heykelleri çok kısa bir süre inceleyen bu mahküm hemen oradakilerden bir metre uzunluğunda birbirinin aynı üç tane tel istemiş.Telin birini almış ve kimsenin aklına gelmeyen birşey yapmış.Teli heykelin birinin kulağına sokmuş.Tel kulağın içinde yol alarak, heykelin ağzından çıkmış.Onu öyle bırakarak ikinci teli almış ve onu da kulağından sokmuş o da öteki kulağından çıkmış. Üçüncü teli almış ve onu da üçüncü heykelin kulağından sokmuş. Tel heykelin kalbine doğru bükülerek yol almış.Adam oradakilerin şaşkın bakışları arasında açıklama yapmaya başlamış.”Efendim, işte farkları ortaya çıktı.Eğer üçü de aynı olsaydı, üçü de aynı yerden çıkardı.”Kral peki bunların hangisi daha değerli?diye sormuş.Adam:”Efendim birinci heykel, sizin söylediklerinizi dinler fakat hemen duyduklarını başkalarına anlatan arabozucu insanlardır.Bunların değeri yoktur.ikinci heykel:Bu heykel de sizin sözlerinizi dinlemeyendir.Bununda değeri yoktur. Ancak üçüncü heykel sizin söylediklerinizi dinler ve kalbinde yer verir .Değerli olan budur.
Şu ana kadar okuduğum kitapların en iyisiydi bu kitabı okuduktan sonra hayatım inanılmaz değişti ben bile farkında olmadım. Gerçekten herkese tavsiye ediyorum. Dünyaya bakış açımın bu kadar olumlu değişeceği kitabı okuken aklıma gelmedi bana iyiliği, dostluğu, mutluluğu ve başarıyı öğrettiği için kitabı derleyen Hakan Büyükdere’ye gerçekten çok teşekkür ederim. Hayata küsmüş, hayatın anlamsız olduğunu düşünenlere tavsiye ediyorum. Bakın hayatınız nasıl değişecek.