Hz. Abbas’a “Sen mi büyüksün yoksa Hz. Peygamber mi?” diye sorulduğunda, çok nazik bir cevap verir ve şöyle derdi: “Ben ondan önce doğmuşum ama o benden büyüktür.” Onun bu cevabı, kendisinin kişiliği ve kimliği hakkında yeterli bilgiyi vermektedir. Çocukluk yılları, Hz. Peygamber Efendimizle birlikte geçti; aynı çatı altında büyüdüler. Elli üç yıl Mekke’de birlikte yaşayan, birbirlerini çok seven ve birbirlerini hiç kırmayan, birbirleri ile amca-yeğen olmanın ötesinde ağabeyi-kardeş gibi yaşayan Hz. Peygamber Efendimiz ile Hz. Abbas arasındaki dostluk, Abbas’ın Müslüman olması ile iyice pekişti. İyi kalpli, temiz yürekli, dost canlı bir insan olan; yediren, içiren, herkese iyilik yapmak için çırpınan Hz. Abbas gibi bir insan, İslâm’ı tanımadan ve iman etmeden ölseydi ne kadar yazık olurdu! Müslümanlar ne kadar çok şey kaybetmiş olurdu! Ama öyle olmadı; Allah’ın hidâyeti ve lütfu ile Abbas da İslâm ile şereflendi.
Siyer yayınlarından çıkan her eser güzeldir bir de Mustafa Ağırman’ının kaleminden çıkınca daha bi güzel. Peygamberimizin amcası Hz.Abbas çok güzel anlatılmış.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Siyer yayınlarından çıkan her eser güzeldir bir de Mustafa Ağırman’ının kaleminden çıkınca daha bi güzel. Peygamberimizin amcası Hz.Abbas çok güzel anlatılmış.
Çok güzel hazırlanmış bir kitap. Canım Abbas