Üretimle felsefenin birbirleriyle uyuşmaz kavramlar oldukları kasıtlı savı kimi çevreler tarafından o kadar sıklıkla kullanıldı ki, neredeyse yapan edenler bile buna inanacak hale geldiler. Toplumun sömürücü, kar peşinde koşan, ahlaksız suçlamalarına maruz kalan işadamları bu süreç içerisinde yalnız bırakıldılar. Refah yaratmaktan, istihdam sağlamaktan, kâr etmekten gurur duyup haykırmak yerine, sessizliğe mahkûm edildiler. Sahip oldukları her şeyi paylaşmaları gerektiğine inandırıldılar. İyilik, fedakârlık, hayırseverlik adına hareket ettiklerini iddia eden kalabalıklar tarafından ahlâksızlıkla suçlandılar. Bir yandan üretmeye devam ederken, diğer yandan da kendilerine yapılan tüm haksızlıklara, karalamalara boyun eğdiler. Neden? Çünkü onları, onların yaptıklarını ve ahlâklarını tanımlayan bir düşünce sistemi yoktu. İşadamlarının bir felsefesi yoktu.Bu kitap işadamları için bir kapı aralıyor. Üretmek artık bir utanç olmamalı aksine yapmanın ve etmenin ahlâki tatminini, üretenler gururla sahiplenmeliler.“Fikirler, dünya üzerindeki en müthiş ve en kritik tatbiki güçtür.” Ayn Rand.
Ayn Rand’ın daha önce de okuduğum iki makalalesi dışında kitapta makalesi bulunmuyor. Kitabın yakın zamanda yazılmış olması olayları objektivizm felsefesi ışığında değerlendirmeye oldukça katkı sağlıyor. Ekonomi, iş dünyası,adalet, ve hükümet düzenlemeriyle ilgili bilgiler sade bir dil kullanılarak kafayı zonklatmadan anlamayı sağlıyor.
Ayn Rand’ın yazdığı bölümler az olsa da aynı felsefe ile yazılmış bölümlerden oluşan bir kitap. İş adamı olmak gibi bir hedefi olanların okuması daha faydalı olur… Sağlık hizmetleri ile ilgili bölüm düşündürücü… “Para kazandıran” ile ilgili bölüm okunmaya değer.
Kapitalizimin başkenti olan ABD’deki uygulamalardan sıkça bahsedilen kitapta, sadece Ayn Rand değil başka Ekonomist ve Filozofların da makaleleri mevcut. Kitap temel olarak iş adamlığı ve zenginlik ile insani değerlerin çatışmasını anlatmış.İçerisinde karmaşık tabirler olsa da okunması gereken bir kitap, okununca inasnın ufkunu genişleten bir kitap. Yalnızca kitabın arka kapağındaki Sinan Çetin’nin yazısına kesinlikle katılmıyorum. Türkiyedeki iş hayatı ve Türk firmalarının birçoğu kurumsal olmayıp sömürü düzeni üstüne kurulmuştur. Hatta kendilerine Kurumsal diyen firmaların birçoğu da sömürü düzenine dayanmaktadır. Aksi taktirde bu şirketlerde çalışıp da zengin olan insan var mı? bu sorgulanmalı. Tabi ki istisnalar hariç.
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
ayn rand’ın yazdığı herşey okunmalı ufku çok genişleten bir kitap……
Ayn Rand’ın daha önce de okuduğum iki makalalesi dışında kitapta makalesi bulunmuyor. Kitabın yakın zamanda yazılmış olması olayları objektivizm felsefesi ışığında değerlendirmeye oldukça katkı sağlıyor. Ekonomi, iş dünyası,adalet, ve hükümet düzenlemeriyle ilgili bilgiler sade bir dil kullanılarak kafayı zonklatmadan anlamayı sağlıyor.
Ayn Rand’ın yazdığı bölümler az olsa da aynı felsefe ile yazılmış bölümlerden oluşan bir kitap. İş adamı olmak gibi bir hedefi olanların okuması daha faydalı olur… Sağlık hizmetleri ile ilgili bölüm düşündürücü… “Para kazandıran” ile ilgili bölüm okunmaya değer.
Kapitalizimin başkenti olan ABD’deki uygulamalardan sıkça bahsedilen kitapta, sadece Ayn Rand değil başka Ekonomist ve Filozofların da makaleleri mevcut. Kitap temel olarak iş adamlığı ve zenginlik ile insani değerlerin çatışmasını anlatmış.İçerisinde karmaşık tabirler olsa da okunması gereken bir kitap, okununca inasnın ufkunu genişleten bir kitap. Yalnızca kitabın arka kapağındaki Sinan Çetin’nin yazısına kesinlikle katılmıyorum. Türkiyedeki iş hayatı ve Türk firmalarının birçoğu kurumsal olmayıp sömürü düzeni üstüne kurulmuştur. Hatta kendilerine Kurumsal diyen firmaların birçoğu da sömürü düzenine dayanmaktadır. Aksi taktirde bu şirketlerde çalışıp da zengin olan insan var mı? bu sorgulanmalı. Tabi ki istisnalar hariç.