1994 yılı Nobel Edebiyat Ödülünü alan Japon yazar Kenzaburo Oe (1935), Kurbanı Beslemek adlı bu kitabıyla Akutagawa Ödülünü (1958) almıştı. Nagisa Oshima'nın 1961 yılında, sinemaya uyarladığı bu kısa romanın (ya da uzun öykünün) konusu şöyle: İkinci Dünya Savaşı sırasında köylüler, bir dağ köyüne düşen uçakta sağ kalan bir zenciyi yakalar. Öyküyü anlatan küçük çocuğun gözünde, ırkıyla, milliyetiyle, diliyle ne bir düşmandır, ne de bir yabancıdır, tutsak, ama bir hayvandır. Oenin yapıtında daha sonra geniş boyutlarda işlenecek olan hayvanlaştırma ve şeyleştirme teması söz konusudur. Bir başka büyük romancı, Yukio Mişima, altmışlı yıllarda, Günümüz Japon edebiyatının doruğunda Kenzaburo Oe var diye yazıyordu. Oenin yapıtının, insan bilincinin bütün titreşimlerine duyarlı ruhsal yorum özelliğine değinen Henry Miller ise şöyle diyor: Tam anlamıyla bir Japon olmasına karşın, Oe, yapıtının içerdiği sayısız umut ve umutsuzluk çeşitlemeleri ile Dostoyevski'nin mirasçısı gibidir. Yazarın yapıtlarının tümüne,1989 yılında, Avrupa Topluluğunun Europalia Ödülü verilmişti.
Kitaplıkta Japon bir yazara ait olduğunu görünce ilgimi çekmişti. Daha önce Uzak doğulu bir yazarın kitabını okumamıştım. Konusu oldukça özgün bir kitap. Okudukça yazarın Avrupanın tanınmış yazarları kadar etkili olduğunu gördüm. 2. dünya savaşı japonyası’na ışık tutuyor. Köylülerin esir aldıkları Amerikalı Siyahi Pilota karşı (ilk kez siyah tenli bir insan görüyorlar) davranışlarını anlatıyor. Bir süre zincirli daha sonra da serbest olarak oldukça kötü şartlarda tutulan esirin, sürekli ölüm korkusuyla kafasından geçenler ve yaptığı tuhaf davranışlar da kitaba derinlik katmış. Kısa ve dili sade bir kitap. Okumanızı tavsiye ederim.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Kitaplıkta Japon bir yazara ait olduğunu görünce ilgimi çekmişti. Daha önce Uzak doğulu bir yazarın kitabını okumamıştım. Konusu oldukça özgün bir kitap. Okudukça yazarın Avrupanın tanınmış yazarları kadar etkili olduğunu gördüm. 2. dünya savaşı japonyası’na ışık tutuyor. Köylülerin esir aldıkları Amerikalı Siyahi Pilota karşı (ilk kez siyah tenli bir insan görüyorlar) davranışlarını anlatıyor. Bir süre zincirli daha sonra da serbest olarak oldukça kötü şartlarda tutulan esirin, sürekli ölüm korkusuyla kafasından geçenler ve yaptığı tuhaf davranışlar da kitaba derinlik katmış. Kısa ve dili sade bir kitap. Okumanızı tavsiye ederim.