Niyâzî-i Mısrî Hazretleri’nin melâmîliği ilm-i ledün sâhibi oluşundan [bir diğer adı da, ilm-i hikmet, ilm-i tevhîd, vahdet-i vücûd ki tasavvuf bu ilimlerin genel adıdır] gelmektedir. O, devrinde bu hakîkat ilimlerinde en önde olandır. Tevhîd, Niyâzî-i Mısrî’den tüm açıklığıyla ortaya konmuş ve âleme aşikâre edilmiştir. Onun melâmîliği dîvânındaki her ilâhîsinde tüm açıklığıyla ortadadır. Melâmîlik “Lâ Mevcûde illâ Hû” sırrıdır. Niyâzî-i Mısrî hazretleri bu sırrın vassâfıdır. Olmasa idi vasfını nasıl yapardı!..Melâmî olmayan bir yol, bir kişi kuralların kuludur. Bu kurallar din ve tarîkatın kurallarıdır. Özgürlük yoktur. Melâmî ise hür ve özgürdür. O, Allah’ta fânî olandır. Allah, kendinde olunca kendi bâkî olur. Niyâzî-i Mısrî bu sırra erenlerdendir. İşte dîvânı!..
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Değerli bir şerh. Yunus Emrenin baskısı yeniden yapılmalı artık.
Efdal Emre, Niyazi Mısri’yi evrensele en yakın biçimde şerh etmiş. Ben faydalandım. Teşekkür ederim.
hazretin divanını en güzel şekilde şerh etmiş. eğer niyazı mısri hznin divanını almak istiyorsanız başka kitaplara eliniz gitmesin..