"Kızgın, karşı konmaz, öfkeyle dolu, her şeyde aşırı, töreler konusunda görülmedik bir hayalleme sapışı taşıyan, bağnazlığa dek tanrısız... Bir iki lafla ben böyleyim işte" diyor, sadizm terimine adını veren Marquis de Sade. Kimilerine göre, insan biçimine bürünmüş bir mutlak kötülük, kimilerine göreyse bir özgürlük savunucusu... İlk lanetli yazar... Kişiliği kadar, hayat serüveni de yer yer karanlıkta kalan Sade'ın rezaletler, skandallar ve hapishane yılları ile dolu hayatını, kurmaya çalıştığı, yüksek sesle savunduğu sistemini inceliyor Simone de Beauvoir. Sade'ı Yakmalı mı?" kitabında sadece Sade'la değil, belki kendi kendinize bile itiraf edemediğiniz taraflarınızla da yüz yüze geleceksiniz.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Beauvoir’in içe dönük dünyasını okuruna sunduğu güzel ama gerçekten ruhen çok yorucu bir eser.
Sade okumaları yapmak isteyenler öncesinde ya da sonrasında bile olur bu eseri irdelemeli.
Okuması çok zordu.
Sade okunmadan önce bakılması gereken kitap.
Sade okuyanların bu kitaba da göz atmalarını tavsiye ederim.