Söz’ün Anlamı Teolojik Dilin Paradoksal Görünümü Üzerine Bir Çözümleme
Tanıtım Bülteni
İnsan hayatının “burada” olan kısmı onu paradokslarla karşı karşıya getirir. Yaşam her zaman mutlak netlik içinde göstermez kendini. Kimi zaman muğlaklığın ardında sunulur gerçeklik, kimi zaman da bir ikilemin içinde. Tüm bu müphem alanlar, insanın varoluşuna tanıklık etmekle birlikte var olmasına da katkıda bulunur.İşte teoloji bu anlam sarkacının iki ucunu da hesaba katar. Bir açıdan insanoğlunun sonsuz ufuklarla buluşmasının tanığı olmak heyecan vericiyken; diğer taraftan da onu tanımlamak ve kavramlaştırmak kişinin omzundaki yükü artırır. Teolog, bu sonlu-sonsuz buluşmasında ufkun bir tarafında kendini bulsa da ufkun ötesinde aşkın bir Tanrı ile karşılaşma tecrübesi söz konusudur ve bunu kavramlarla ifade etmek imkânsız değilse de oldukça güçtür. Teolog, Tanrı hakkında konuşurken O’nunla aynı varlık düzleminde yer almadığının farkındadır. Bu farkındalığa, düşüncenin, dolayısıyla dilin de sınırlılığı eklenince, din dilinin paradoksal yapısına da başvurmak kaçınılmaz bir hal almaktadır.Söz’ün Anlamı, teoloji ile dil ilişkisi merkezinde, teolojik dilin yapısı, mantığı ve güçlüklerini ele almanın yanı sıra, paradoks kavramının anlamlılık açısından bir tartışmasını da içermektedir. Elinizdeki eser, bunu yaparken paradoksların lengüistik, kavramsal ya da teolojik anlamlılıklarını da hesaba katmak sûretiyle bu alandaki araştırmalara bir giriş niteliği de taşımaktadır.
Teolojinin dili olan Kelam dilinin aşkın bir varlık olan tanrıyı anlatmadaki imkan ve sınırlarını değerlendiren bir eser. Dil ve teoloji bağlamında çalışanların okunması gerekir.
Erol Göka’nın Önce Söz Vardı adlı kitabıyla paralel bir olarak düşünülebilecek bir eser. Yalnız bu kitabın kulvarı daha çok Teoloji’ye özgü olduğundan ayrı tutulmalı. Yazarın bilinmedik yerlere vurgu yapması “söz”ün nihayetinin olmayacağını gostermesi bakımından oldukça ilginç. Tavsiyelerle..
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
Teolojinin dili olan Kelam dilinin aşkın bir varlık olan tanrıyı anlatmadaki imkan ve sınırlarını değerlendiren bir eser. Dil ve teoloji bağlamında çalışanların okunması gerekir.
DİL VE TEOLOJİ BAĞLAMINDA AKADEMİK BİR KİTAP.SADECE İLGİLİLERE.
dil felsefesi ve dilbilim felsefesi açısından dini metinlerin yapısı üzerine güzel bir çalışma
Erol Göka’nın Önce Söz Vardı adlı kitabıyla paralel bir olarak düşünülebilecek bir eser. Yalnız bu kitabın kulvarı daha çok Teoloji’ye özgü olduğundan ayrı tutulmalı. Yazarın bilinmedik yerlere vurgu yapması “söz”ün nihayetinin olmayacağını gostermesi bakımından oldukça ilginç. Tavsiyelerle..