Yenisey’den Seyhun’a Türkler Kırgızlar, Türgişler, Karluklar ve Oğuzlar
Tanıtım Bülteni
ORTA ASYA’NIN DERİNLERİNDENTÜRKLERİN KÖKENİNE YOLCULUK…İslam-öncesi Türk Tarihi denildiğinde ilk akla gelenler genellikle Hunlar, Göktürkler ve Uygurlardır. Ancak bu dönemde önemli roller oynamış ve Türk tarihine damga vurmuş başka topluluklar da vardır. Büyük devletler kurmadıkları için yeterince ilgi görmeyen bu topluluklar arasında Kırgızlar, Türgişler, Karluklar ve Oğuzlar bulunmaktadır.MÖ 3. yüzyılda Yenisey kıyılarında ortaya çıkan ve bilinen en eski Türk topluluklarından birisi olan Kırgızlar, aynı zamanda adlarını en uzun süre koruyan Türk halkı olmuşlardır. Tarihleri boyunca Hunlar, Göktürkler, Uygurlar ile Moğollara bağlanmışlar, bu devletlere karşı sıklıkla ayaklanmışlar ve 840’ta Uygur Kağanlığı’nı yıkarak Türk tarihinin akışını değiştirmişlerdir. Türgişler ise, 7. yüzyılda Batı Göktürk Kağanlığı’nın topraklarında yaşayan On Okların bir boyu olarak ortaya çıkmışlardır. 766’da yıkılana kadar Göktürklerle mücadele etmişler, Türkistan’daki Arap ve Çin ilerleyişlerini de durdurmuşlardır.7. yüzyılın ilk yarısında Altayların batısında Göktürklerle akraba bir halk olarak ortaya çıkan Karluklar, Göktürklere ve Uygurlara bağlanmışlarsa da fırsat buldukça ayaklanmışlardır. Tarihte oynadıkları en önemli rollerden birisi, 751 yılındaki Talas Savaşı’nda Abbasîleri destekleyerek Çinlilerin Türkistan’daki yayılmalarını sona erdirmiş olmalarıdır. Karluklar, Müslüman olan ilk Türk topluluklarından birisidir. Oğuzlar, 8.-11. yüzyıllar arasında bir Yabguluk olarak Seyhun’un kuzeyinde yaşamış bir Türk halkıdır. Bugünkü Türkiye, Azerbaycan ile Türkmenistan gibi ülkelerde yaşayan Türklerin çoğunun ataları olan Oğuzlar, kalabalık boylardan oluşmuşlar ve komşularıyla yoğun çatışmalar yaşamışlardır. Bir bölümü Avrupa’ya göç ederken çoğu Müslüman olarak Selçukluların ve sonrasında Osmanlılar, Akkoyunlular, Karakoyunlular ve Safevîler gibi devletlerin kuruluşunu sağlamıştır.Doç. Dr. Hayrettin İhsan Erkoç, Yenisey’den Seyhun’a Türkler adlı bu kitabıyla Kırgızlar, Türgişler, Karluklar ve Oğuzların dünyasına Eski Türk yazıtları, Çin kaynakları ve İslamî kaynaklarla ışık tutuyor.
İhsan hocanın bu kitabı mutlaka okunmalı. Kırgız, Türgiş, Karluk ve Oğuzlar gibi Türk topluluklarıyla ilgili çok değerli bilgiler içeriyor. Birkaç günde elinizden düşürmeyerek bitirebilirsiniz.
Değerli hocamızın yeni çalışması için teşekkür ediyoruz.Faydalı bilgiler içeriyor hakkında pek fazla bilgi bulamadığımız toplulukları öğrenmek daha ilgi çekici
Saygıdeğer Hayrettin İhsan Erkoç Hocam öncelikle vermiş olduğunuz emek için çok teşekkür ederim. Kitabınızı tarafınızdan imzalı olduğu için özenle sipariş ettim ancak imza size ait değil gibi, umarım yanılıyorumdur.
Türklerin ataları hakkında kıymetli malumatların verildiği çalışmada, bugüne kadar tartışmalı halde ortada duran kimi iddiaları müellifin cesurca ele alması, önce farklı yorumları öne sürüp ardından düşüncesini beyan etmesini takdirle karşılamak gerekiyor. Avrupa ile Çin arasındaki Türk yurtlarında hızlı bir okuma yapmamızı sağlayan çalışmada Osmanlının kurucuları arasında Moğol kökenlilerinin olup olmadığı da tartışılmaktadır. Türklerin göçebe ve şehir hayatlarına da dikkat çekilen çalışmada yüzyıllar önceki hayli ilginç alışkanlıkları da gözlerimizin önüne serilmektedir.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
İhsan hocanın bu kitabı mutlaka okunmalı. Kırgız, Türgiş, Karluk ve Oğuzlar gibi Türk topluluklarıyla ilgili çok değerli bilgiler içeriyor. Birkaç günde elinizden düşürmeyerek bitirebilirsiniz.
Değerli hocamızın yeni çalışması için teşekkür ediyoruz.Faydalı bilgiler içeriyor hakkında pek fazla bilgi bulamadığımız toplulukları öğrenmek daha ilgi çekici
Ara sayfalarda küçük harita gibi görsel eklentiler aradım. Daha bağlayıcı olabilirdi. Güzel bir çalışma olmuş.
Saygıdeğer Hayrettin İhsan Erkoç Hocam öncelikle vermiş olduğunuz emek için çok teşekkür ederim. Kitabınızı tarafınızdan imzalı olduğu için özenle sipariş ettim ancak imza size ait değil gibi, umarım yanılıyorumdur.
Türklerin ataları hakkında kıymetli malumatların verildiği çalışmada, bugüne kadar tartışmalı halde ortada duran kimi iddiaları müellifin cesurca ele alması, önce farklı yorumları öne sürüp ardından düşüncesini beyan etmesini takdirle karşılamak gerekiyor. Avrupa ile Çin arasındaki Türk yurtlarında hızlı bir okuma yapmamızı sağlayan çalışmada Osmanlının kurucuları arasında Moğol kökenlilerinin olup olmadığı da tartışılmaktadır. Türklerin göçebe ve şehir hayatlarına da dikkat çekilen çalışmada yüzyıllar önceki hayli ilginç alışkanlıkları da gözlerimizin önüne serilmektedir.