Bu kısa ama birçok sırra parmak basan, insanların ve olayların arkasında sembolik olarak bazı gerçekleri dile getiren hikaye Molla Cami'nin usta kaleminden olup, Doğu hikmetinin en nadide eserlerindendir.
Ben bu eserin kadınlara ilişkin yorumu hariç güzel bir sembolizm örneği olduğunu düşünüyorum.Kadınla ilgili yersiz ve katı tutumunda hoşgörülecek tarafı yokgibi ama genede herkesin kendi fikri kendine tabiki.değişik bir kitap..
“Ey hayat yolculuğunda hayli mesafe kat eden Cami, daha ne vakte dek Şiir yazacak, nazımla oynayacaksın? Ne zamana dek bu vadide kıvranacaksın? Günahların ağırlığından saçlarına aklar düştü Bu kısır bilginle kurtuluş umma. Sadece af dilemeli, estağfirullah’ı Diline peleseng etmelisin. Bir nefestir ömür; nefesini de nefsini de İstiğfar suyu ile yıka. Sana düşen yeryüzü padişahını Ululamaktır.” Baharistan yazarı Molla Camî işte böyle nihayet veriyor Salaman ve Absal’a. Yetmiyor onun için alçakgönüllülük. İnsanları ne kadar yola getirse de, onları ne kadar bilginin ve hikmetin aydınlığıyla ışığa kavuştursa da yetmiyor kurtuluşu için bütün bunlar. En azından kendisi böyle düşünüyor. Çağımızda kaldı mı bu kadar alçakgönüllü olan. Kalmadı… Kaldırmadık… Molla Cami’ye rahmet, Salaman ve Absal’ına hürmet…
Doğunun tanınmış aşk hikayelerinden biride Salaman ve Absal’ın aşkı. Belki bir Leyla ile Mecnun veya Ferhat ile Şirin aşkı kadar bilinmiyor. Timaş klasikler konusunda yeterince titiz olmamakla eleştiriliyor. Bu eserde de aynı durum görülüyor. Molla Cami’nin bu güzel eseri Yalsızuçanlar’ın şiirsel onlatımıyla sunuluyor. Yer yer nasihatlarin yer aldığı bu hikade gösteriyor ki yasak aşklar da olsa aşkın önünde hiç bir engel duramıyor.
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
şark klasiklerinden bir kitap tavsiye ederim…
Ben bu eserin kadınlara ilişkin yorumu hariç güzel bir sembolizm örneği olduğunu düşünüyorum.Kadınla ilgili yersiz ve katı tutumunda hoşgörülecek tarafı yokgibi ama genede herkesin kendi fikri kendine tabiki.değişik bir kitap..
“Ey hayat yolculuğunda hayli mesafe kat eden Cami, daha ne vakte dek Şiir yazacak, nazımla oynayacaksın? Ne zamana dek bu vadide kıvranacaksın? Günahların ağırlığından saçlarına aklar düştü Bu kısır bilginle kurtuluş umma. Sadece af dilemeli, estağfirullah’ı Diline peleseng etmelisin. Bir nefestir ömür; nefesini de nefsini de İstiğfar suyu ile yıka. Sana düşen yeryüzü padişahını Ululamaktır.” Baharistan yazarı Molla Camî işte böyle nihayet veriyor Salaman ve Absal’a. Yetmiyor onun için alçakgönüllülük. İnsanları ne kadar yola getirse de, onları ne kadar bilginin ve hikmetin aydınlığıyla ışığa kavuştursa da yetmiyor kurtuluşu için bütün bunlar. En azından kendisi böyle düşünüyor. Çağımızda kaldı mı bu kadar alçakgönüllü olan. Kalmadı… Kaldırmadık… Molla Cami’ye rahmet, Salaman ve Absal’ına hürmet…
Doğunun tanınmış aşk hikayelerinden biride Salaman ve Absal’ın aşkı. Belki bir Leyla ile Mecnun veya Ferhat ile Şirin aşkı kadar bilinmiyor. Timaş klasikler konusunda yeterince titiz olmamakla eleştiriliyor. Bu eserde de aynı durum görülüyor. Molla Cami’nin bu güzel eseri Yalsızuçanlar’ın şiirsel onlatımıyla sunuluyor. Yer yer nasihatlarin yer aldığı bu hikade gösteriyor ki yasak aşklar da olsa aşkın önünde hiç bir engel duramıyor.