Bu kitaptan, cihad, şehadet ve şehid mefhumlarını, bunların İslam'daki yerini, önemini ve mahiyetini öğrenecek; cihad ve şehadet şuurunuzu kemale erdineceksiniz.Ayrıca, Şehid Metin Yüksel'in, her adımı şehadete doğru giden örnek hayatından kesitler okuyacak; yaşayan şehidden şehadet dersi alacaksınız.
İnsan insana bunu yaparmı hemde ne adına sözde öldürenlerde müslümanmış…Şehid Metin Yüksel bir destan oldu bu dava yolunda lakin onu tanıyan ne kadar az. Çok vefasızız çok
Bu kitap gercekten Sehid Metin Yukselin hayatini cok detayli olmasada anlatan ibretler alabilecegimiz bir kitap. Neden, nicin ve nasil sehit oldugunu bu kitapta okuyabilirsiniz
23 Şubat 1979 Cuma günü Cuma namazına müteakip caminin merdivenlerinden 50 metre uzakta şehit edildi.Görgü şahitlerinin anlattığına göre Metin Yüksel namazdan çıkınca , Fatih Camii’nin arka avlusunda gizlenen katilleri, ona adıyla hitap ettiler . sesin geldiği yöne döndüğünde eli silahlı katilleriyle karşılaştı . Irkçı eğilimli bu katiller, Metin’in ayağına doğru bir kez ateş ettiler ve kurşun ayak parmağını sıyırdı . Birkaç saniye içinde geçen olayda ikinci kurşun Metin’in karnına saplanmıştı . Metin Yüksel yere kapanmış kıvranıyor ve Kelime-i Şehadet getirmeye çalışıyordu , katiller hemen yanına geldiler ve kafasına iki el ateş ettiler . Metin’in oluk gibi akan kanları , Fatih Camii’nin avlu taşlarını kıpkırmızı yapmıştı .Görgü şahitleri , hadiseden sonra Cuma’dan cemaati yanıltmak için , katillerin “ Allahu Ekber ” diyerek kaçtıklarını belirtiyor .Ne var ki al kanlara bulanan gencin Metin olduğunu cami cemaati anlayıncaya kadar katiller çoktan kaçmıştı.Dursun Özcan anlatıyor :” Bir Cuma günü geceden yağan kar kaplamış her tarafı . Cuma namazından çıkıyoruz . Cami’nin doğu kapısından … Bizden önce çıkanlar olmuş , bu arada ben çınar ağaçlarının arkasında bir kişinin siper aldığını ve sol elle ateş açtığını gördüm . Çarşamba Pazarı’na açılan açılan kapının önünde birikmiş olan arkadaşlara ateş açıyordu . Bir başkası da zannederim havaya ateş etmekteydi … Olay esnasında etrafta kimse yoktu . Herkes tecrit edilmiş gibiydi sanki . İşte o an biz Metin’in yere düştüğünü gördük ve bunlar kaçmaya başladı .Tekbir getirerek kaçıyorlardı . Biz hemen Metin’i aldık ve hastaneye götürdük Metin’ in vurulduğunu görmüştük fakat şehit olduğunun farkına varamadan hastaneye ulaştırdık . Tabi doktorlar ‘Başınız sağ olsun’ dediler …”Şehit Mtin Yüksel’ in vücudundan çıkarılan kurşunlar dört değişik silaha aitti . Biri 6.35 … Diğer 7.65 ve 9’luk tabanca mermilerinin yanısıra bir de Sten mermisi… Evet !… Irkçılara bir kurban daha verilmişti Yukarıda okuduklarınız; kardeşin kardeşi kırdığı, insanların sadece fikirleri nedeni ile birbirine ateş ettiği, tüm siyasal fikirlerin birbirini yok etmek için mücadele ettiği, utanç senelerine aittir. Bu utanç senelerinde çeşitli görüşlerden onlarca genç beden henüz filizlenmeden çınar gibi devrilmişlerdir. Bir daha böyle acımasız günlerin yaşanmaması dileği ile şehit Metin Yüksel’ i dua ile anıyoruz.(Diğer tüm fikir ve mücadele sırasında kendi inançları uğruna canlarından olan diğer tüm insanları andığımız gibi)
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
kitap çok güzel. Kitabın yazarı ayrı kitabın konusunu oluşturan şahsiyet ayrı bi güzel.
kısa ama güzel bir kitap. gayet de akıcı.
İnsan insana bunu yaparmı hemde ne adına sözde öldürenlerde müslümanmış…Şehid Metin Yüksel bir destan oldu bu dava yolunda lakin onu tanıyan ne kadar az. Çok vefasızız çok
Bu kitap gercekten Sehid Metin Yukselin hayatini cok detayli olmasada anlatan ibretler alabilecegimiz bir kitap. Neden, nicin ve nasil sehit oldugunu bu kitapta okuyabilirsiniz
23 Şubat 1979 Cuma günü Cuma namazına müteakip caminin merdivenlerinden 50 metre uzakta şehit edildi.Görgü şahitlerinin anlattığına göre Metin Yüksel namazdan çıkınca , Fatih Camii’nin arka avlusunda gizlenen katilleri, ona adıyla hitap ettiler . sesin geldiği yöne döndüğünde eli silahlı katilleriyle karşılaştı . Irkçı eğilimli bu katiller, Metin’in ayağına doğru bir kez ateş ettiler ve kurşun ayak parmağını sıyırdı . Birkaç saniye içinde geçen olayda ikinci kurşun Metin’in karnına saplanmıştı . Metin Yüksel yere kapanmış kıvranıyor ve Kelime-i Şehadet getirmeye çalışıyordu , katiller hemen yanına geldiler ve kafasına iki el ateş ettiler . Metin’in oluk gibi akan kanları , Fatih Camii’nin avlu taşlarını kıpkırmızı yapmıştı .Görgü şahitleri , hadiseden sonra Cuma’dan cemaati yanıltmak için , katillerin “ Allahu Ekber ” diyerek kaçtıklarını belirtiyor .Ne var ki al kanlara bulanan gencin Metin olduğunu cami cemaati anlayıncaya kadar katiller çoktan kaçmıştı.Dursun Özcan anlatıyor :” Bir Cuma günü geceden yağan kar kaplamış her tarafı . Cuma namazından çıkıyoruz . Cami’nin doğu kapısından … Bizden önce çıkanlar olmuş , bu arada ben çınar ağaçlarının arkasında bir kişinin siper aldığını ve sol elle ateş açtığını gördüm . Çarşamba Pazarı’na açılan açılan kapının önünde birikmiş olan arkadaşlara ateş açıyordu . Bir başkası da zannederim havaya ateş etmekteydi … Olay esnasında etrafta kimse yoktu . Herkes tecrit edilmiş gibiydi sanki . İşte o an biz Metin’in yere düştüğünü gördük ve bunlar kaçmaya başladı .Tekbir getirerek kaçıyorlardı . Biz hemen Metin’i aldık ve hastaneye götürdük Metin’ in vurulduğunu görmüştük fakat şehit olduğunun farkına varamadan hastaneye ulaştırdık . Tabi doktorlar ‘Başınız sağ olsun’ dediler …”Şehit Mtin Yüksel’ in vücudundan çıkarılan kurşunlar dört değişik silaha aitti . Biri 6.35 … Diğer 7.65 ve 9’luk tabanca mermilerinin yanısıra bir de Sten mermisi… Evet !… Irkçılara bir kurban daha verilmişti Yukarıda okuduklarınız; kardeşin kardeşi kırdığı, insanların sadece fikirleri nedeni ile birbirine ateş ettiği, tüm siyasal fikirlerin birbirini yok etmek için mücadele ettiği, utanç senelerine aittir. Bu utanç senelerinde çeşitli görüşlerden onlarca genç beden henüz filizlenmeden çınar gibi devrilmişlerdir. Bir daha böyle acımasız günlerin yaşanmaması dileği ile şehit Metin Yüksel’ i dua ile anıyoruz.(Diğer tüm fikir ve mücadele sırasında kendi inançları uğruna canlarından olan diğer tüm insanları andığımız gibi)